Kayıtlar

Ekim, 2015 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Temmuz, 25

Öğle vakti. Güneş dokunduğu yeri sarı parıltılarla yakıyordu. Gökte tek bir bulut, bir tek çizik yoktu. Yumuşak bir mavi alabildiğine uzanmış ufuk çizgisinden denize akıyordu. O çizgide birbirine karışan bu iki mavi dünyada anlaşılmaz bir başkalık vardı. Yalnızlığın ve ıssızlığın ürkütücü gerçekliği lacivert denizin kabaran dalgalarında can buluyordu ve güneş bu manzarayı kutsarmışçasına titreyen parıltılarla denizin üzerinde dalgalanıyordu. Çok ilerilerde çam ağaçları kollarını uzatmıştı göğe. Yeşilliklerin maviye karışmasında alışılmış bir aitlik vardı. Biraz daha yakında yeşilin her tonundan şeftali ve limon ağaçları karışmıştı birbirine; kırmızı açelyalar, mor konsoloslar, turunculu pembeli bin bir renkten bin bir çeşit çiçek serpiştirilmişti aralarına. Kuş cıvıltılarının ve bu sessiz doğanın uyumlu mırıltısı geliyordu kulağa Uzaktan harmonik bir bahçe fıskiyesi eşlik ediyordu manzaraya. Seyrelerek etrafa dağılan su damlaları ağaçların üzerinde narin pırıltılar oluşturuyor, ha