Kayıtlar

Ocak, 2014 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Woo't drink up eisel? Eat a crocodile?

Resim
Sayamadığım kadar çok gün geçirdim, haftalar ardı ardına vurdu kıyılara ve nihayet cesaret edebildim. Kendime mi güvenememiştim yoksa ona haksızlık etmekten mi korkmuştum bilemiyorum. Blogla ilgili her türlü ıvır zıvırı hazırlayıp da ilk sözcükleri yazmaya bir türlü elim gitmedi ya, işte o günden beri düşünüyordum. Cesare Pavese benim sözcüklerime sığacak adam değil doğrusu. Onu okumak da yetmez; bilmek de, bildiğini sanmak da... Ben bir tutunamayan, bir aylak adam, bir yalnız gezen olarak onunla verdim "yaşama uğraşımı". Ayrılığın, terk edilmişliğin ve aşkın; bedenin en ücra köşelerdeki hücrelerine işleyen sızısını onla tattım, yalnızlığın ve başıboşluğun; kimse için bir anlam ifade etmeyişin boşluğuna onla düştüm, zihnimin en derinlerine onla yelken açtım, kirpiklerimin ucundan uzanan ölme arzusunu onla bastırdım ve yine onla baş kaldırdı bu arsız arzu. Sayfalarına her dokunuşumda bir elektriklenme parmak uçlarımdan başlayarak sardı tüm bedenimi ve o kapağı her kapayış