Tık...tık...tık...tık...tık...




Bekliyordu... Durdu. İçinden bir ses duydu. Dinledi. Geleceğini söyledi. Gitti. Geri döndü, yürüdü. Saat geriye sardı. Kelimeler ağzına doldu. Verdiği nefesi yuttu. Kış geldi. Yapraklar yere çaldı. Okudu. Yürüdü. Yazdı. Yürüdü. Hatırladı... Ve unuttu. Arkasına baktı. Göremedi. Gördü. Bilemedi. Hiçkimseyi sevemedi. Soğuk etini kesti. Eli eline değdi, ağladı. Misket kadar gözyaşı döktü. Bir çiçeğin dibine düştü. Çiçek soldu. Mürekkebi kurudu ucunda çiçek açtı. Baktı sağına, döndü soluna. Bahar geldi, geçti. Masmavi denize boğuldu. Dalgara vuruldu. Kaşı beyaz teni kara oldu. Yukari baktı, gördü. Bir martı buruk gülümsedi. Elinden tuttu. Göğe çıktı gezdi. Martının kanatlarına sarıldı, uçtu. Bir mağaradan çıktı. Güneşi batırdı. Denize vurdu, ağladı. Merdiven indi, merdiven çıktı. Suya baktı, anladı. Aya çıktı parladı. Uludu. Avazı kesildi. Bir melodi duydu salındı. Dans ederek suya daldı. Bir gece vakti ıslandı. Sırılsıklam kuma yattı. Dudağı dudağına dokundu. Ay kıskandı battı. Deniz kabardı bastı. Bir otobüsten indi. Yağmur başladı. Yol geri bitti. Hatıra akla düştü. Deniz kurudu. Yeşil soldu. Köpek karı düştü. Burnu kızardı. Gözü yaşlandı. Sustu sustu söyledi. Sesi çıkmadı bağırdı. Kimse duymadi. Kimse görmedi. Bir kalem aktı. Ak kağıtları yaktı. Güneşe sarıldı denize koştu. Elinden bir anı düştü. Yerde bir kolye buldu. Aldı cebine attı. Dünde kaldı geleceği. Açtı gözlerini. Bekledi. Gelmedi. Bekledi. Gelmedi. Bekledi... Bekledi... Bekledi.